Bodrum Park Resort, Bodrum Yalıçiftlik'te yeşil ormanlar içinde kurulu bir otel. Yeşillikler içinde çok güzel bir konumda, Bodrum'un güney sahillerinde çok güzel bir denizi olan ve verilen paraya göre gayet de iyi bir hizmet aldığınız bir her şey dahil oteli.
Çok fazla her şey dahil konaklamalı otelleri tercih etmesem de özellikle işin içinde çocuklar olunca bazen ne yedireceğim nasıl eğlendireceğim konusunda dertsiz tasasız birkaç günlük her şey dahil tatillere çıkıyoruz. Ancak özellikle yaz ortalarındaki tarihlerde bu otellerdeki fiyatlar astronomik. Bazen son dakika indirimli yerlerde fırsatlar yakalayıp gidiyoruz, bazen de iyi yorumları olan daha düşük segmentli her şey dahil otelleri deniyoruz.

Bodrum Yalıçiftlik'teki Bodrum Park Resort bu orta segmentli otellerden biri. Ets'nin işlettiği bu otelde bir de son dakika indirimi yakaladık ve birkaç gün kalıp güzel bir tatil geçirdik, gayet de memnun ayrıldık.

Otel, Bodrum merkeze oldukça uzak; Torba sapağından güneye doğru saptığınızda yaklaşık yirmi dakika, yarım saat ilerledikten sonra çam ormanları içindeki oteller bölgesine ulaşıyorsunuz. Bu bölgede her biri farklı bir koya konumlandırılmış birkaç otel var. Bodrum Park Otel de bu otellerden biri.
Otel yeşil ağaçlar ve çamlar arasında bir tepe üstünde kurulmuş. İki katlı binalarda bulunan otel odaları tepenin farklı bölgelerine dağılmış durumda. Biz son dakika promosyonlu müşterilerden olduğumuzdan olsa gerek ana binanın yanındaki diğerlerine göre daha büyükçe olan binada kaldık. Odamız gayet geniş ve ferahtı. Oğlum için portatif yatak değil tek kişilik normal yatak vardı. Banyo, oda gayet temiz ve sıkıntısızdı.


Yemek kalitesi ve çeşitliliği de gayet iyiydi Bodrum Park'ta. Yemekler konusunda fiyat, kalite ilişkisi çok iyi sağlanmıştı. Düzgün yemekleri ve çeşitleri gördükçe neden daha pahalı bir otele gidilsin ki diye düşündük. Hatta burada, daha pahalılarında bile rastlamadığımız yiyecekler vardı. Sanırım belli bir fiyatın üzerindeki her şey dahil otellerde değişen tek şey içki kalitesi oluyor. Yemek yanında tüketilen bira, şarap gibi içkiler de pahalılarında da çok farklı kalitede olmuyor. Dolayısıyla içki çok da mühim değil diye düşünenler için Bodrum Park Resort ve eşdeğeri oteller mantıklı bir seçenek oluyor.

Bodrum Park Resort'ta pek çok yerde ücretli olan taze sıkılmış portakal suları ücretsiz olarak vardı, oğlumun bayıla bayıla yediği dondurma vardı, kaliteli peynirler, hatta füme nuar, füme hindi göğüsü gibi yiyecekler de vardı. Gözlemeci teyzelerin yaptığı taze gözlemelerden atıştırılabiliniyor, gün boyunca tüketilebilecek meyveler, pastahane malzemeleri bulunabiliyordu. Her zaman bulabileceğin buz gibi kapalı su, yemeklerde kapalı ayran, lobide Türk kahvesi vardı. Kısaca yiyecek, içecek konusunda gayet yeterliydi...
Yaz tatillerinin önemli bir diğer unsuru havuzlar ve denizdir. Bodrum Park Resort'ta biri sakin, diğeri aktivite havuzu olmak üzere iki havuz vardı.
Ancak otelin öylesine güzel, rüya gibi bir denizi vardı ki biz hiç havuzlara girme ihtiyacı duymadık. Malum otel bir tepe üzerine kurulu olduğundan denize inmek ve dönüşte o tepeyi tırmanmak biraz sıkıntılı ama yollar gayet düzgün olduğundan bebek arabasıyla bile dolaşmak sorun olmayacaktır (tabii biraz yorucu olabilir).
Deniz, civarda gördüğüm en berrak denizlerden. Bir koyda olduğundan açıklarda dalga olsa bile biz denizin dalgalı haline hiç rastlamadık. Yalnız deniz dibi taşlık olduğundan deniz ayakkabısını unutmamak gerek. Git git derinleşmeyen sığ denizlerden değil ancak kıyının bir adım ilerisi derinleşenlerden de değil, çocukların kıyıda oynaması için güvenli alan mevcut.

Plajda bazıları şezlong, bazıları daha konforlu sedirli birçok yer mevcut. Ancak bu tarz her otelde olduğu gibi plajda havlu koyup yer kapmaca olduğundan iyi bir yer kapmak için sabah erken saatte kalkmayı göze almak gerekiyor.

Çocuk eğlencesine gelince, farklı etkinlikler düzenleyen güzel bir mini kulübü ve çok güzel bir çocuk parkı var. Oğlumun gördüğünde oynayacağım diye tutturduğu ücretli playstation da var.
Tabii bunlar dışında bizim favorimiz akşamları yapılan mini diskoydu. Sırf mini diskoya yetişmek için akşam yemeği her gece hızlı hızlı yenildi ve sahneye koşuldu. Club Med, otelin bulunduğu bölgenin yakınında olduğundan yabancı turistler arasında Fransızlar çoğunluktaydı. Mini diskoda da bol bol Fransız şarkılar vardı. Jean Petit'in hüzünlü halk şarkısı eşliğinde her gece ailecek danslarımızı yaptık, oğlumun çok mutlu olduğunu gördükçe biz de mutlu olduk...

Biz küçük çocuklu bir aile olarak otel aktivitelerinin bu kadarından faydalandık. Tabii bunlar dışında top sahaları, aktivite havuzu etrafında değişik oyunlar, plajda değişik atraksiyonlar da vardı ilgilileri için... Ayrıca belli günlerde akşam havuz başında, bizim ancak oğlumun uyku saatine kadar izleyebildiğimiz, ünlü bir şarkıcı da çıkıyordu.
Son olarak Bodrum Park Resort'un güzel yeşillik ortamından bahsetmek istiyorum. Binaları süsleyen güzel çiçekler, çimenlerin üstüne atılmış hamaklar, her yerde yem yeşil ağaçlar. Minik bir organik bahçe bile yapılmıştı. Bodrum sıcağında biraz olsun nefes alabilmek için harika bir ortam...
Kısaca, ucuz, pahalı, ultra pahalı birçok otelde kalmış biri olarak söyleyebilirim ki Bodrum Park Resort verilen paranın karşılığının alınabildiği bir tesis. Güzel bir tatil geçirmek, şahane denizine doyasıya girebilmek için çok güzel bir yer...


Gezi Tarihi: Ağustos 2013