Yeşilyurt manzarası, Çanakkale

Yeşilyurt, eski adıyla Büyük Çetmi, Ege denizine karşı yeşil bir vadide kurulmuş güzel bir köy. Köyün tamamındaki taş sokaklar, hemen hepsi restore edilmiş taş evleri ile huzur dolu bir ortamda tatil geçirmek için harika bir yer.

Yeşilyurt köyü nerede?

Yeşilyurt köyü, Kaz Dağları'nın en batısında Çanakkale'nin Küçükkuyu beldesine 4 km uzaklıkta. Yeşilyurt, köy değil de daha doğrusu turistik bir köy çünkü emlaklar bu kadar değerlenince köy halkının çoğu evlerini satmış, ortalıkta köylüden çok turizm yapan ya da oraya yerleşmiş şehirliler görüyorsunuz. Köyü köy yapan şeylerden biri ahır kokusu ve hayvanlar yok mesela burada, birkaç tavuk horoz gördük biz sadece hayvan namına. Ama bence bu haliyle de çok güzel, sakin bir tatil yapıp kafa dinlemek için harika bir yer.

Yeşilyurt'taki taş evler, Çanakkale
Yeşilyurt sokaklarıYeşilyurt sokakları, Çanakkale

Güzel taş evleri çok güzel bir görüntü oluşturuyor yeşillikler ve çiçekler arasında. Sokakları da taştan, daracık taşlı sokaklarla arabayla yol almak hüner istiyor, bebek arabası kullanmak ise imkansız.

Yeşilyurt köyünde ne yapılır?

Biz oğlumla sokaklarda dolaştık, oğlum taşlı sokaklarda koşmak istedikçe biraz tempomuzu yavaşlattık. Yorulunca da babasının kucağında köyün üst tepesine kadar çıktık. Sonra aklımıza park gelip de park diye tutturunca köy meydanındaki parka gittik. Bizim çocukluğumuzdaki gibi metalden bir park, biz nostalji yaptık oğluş da bol bol kaydı. Park sonrası çay bahçesinde müthiş görüntülü ada çayımızı içip herkesin elinde gördüğümüz koz helvadan alıp yedik. İnsanı alıp götüren, huzur dolu, harika bir ortamda oturduk...
Yeşilyurt merkezindeki çay bahçesi

Yeşilyurt köyünde nerede ne yenir?

Yeşilyurt'ta yöresel yemek deyince ot geliyor karşınıza. Otlu çorba, otlu gözleme hatta otlu dondurma bile var. Biz Kekik lokantasında (bir sonraki ziyaretimizde isminin Çakır kahvaltı evi olduğunu gördük) otlu çorba ve otlu börek yedik. Oğlum da biz de beğendik her ikisini de.

Ayrıca otelimiz Manici Kasrı'nda da ebegümeci, hardalotu gibi zeytinyağlılar, şevket-i bostan reçeli ve nane reçeli gibi yöresel otlu lezzetler tattık. Bir başka yemek yediğimiz yer ise Han'dı. İşletmecileri yöre halkından, teyzeler pişiriyor oğlu ve torunu servis ediyor. Güzel bir yer, biz oğluma mantı aldık, yöresel otlu gözlemeleri de vardı.

Tüm bunlara rağmen biz zeytin ve zeytinyağı memleketinde envai çeşit zeytinyağlılar, değişik değişik yöresel yemekli lokantalar bekliyorduk. Has yöresel yiyecekler yerine var olan lokantalarda daha çok gözleme, mantı, manlama (gözleme mantı karışımı) gibi genel turistik yiyecekler vardı.

Yeşilyurt köyünde denize nazır orman yürüyüşü

Bir başka gün köyün alt yamacındaki otelimizin yanındaki patikadan ilerleyip ormana doğru gittik. Arkamızda güzel Yeşilyurt, biraz ormanda ilerleyince de çok güzel bir deniz manzarası karşıladı bizi. Deniz kolumuzu uzatınca ulaşılacakmış gibi yakındı. Etrafta bol bol zeytin ağacı, çiçekler, kelebekler vardı. Oğlum pek keşif havasında olmadığı için gezimizi kısa kestik. Daha geniş bir zamanda o yol boyunca zeytin ağaçları arasında ilerlemek hatta karşı vadideye geçip Küçük Çetmi'ye kadar yürümek çok zevkli olur eminim. Çocukluğumuzdaki gibi o dağ senin bu tepe benim özgürce dolaşmak...

Not: Bu geziden 4 yıl sonra bir kez daha yolumuz Yeşilyurt Köyü'nden geçti. Her şeyi bir önceki gezimizde bıraktığımız gibi bulduk. Sadece, köy meydanındaki park yenilenmiş, güzelleşmiş; Kekik lokantası da herkesin birçok defa kahvaltısını tavsiye ettiği Çakır Kahvaltı evi olmuştu.


Gezi Tarihi: Nisan 2012, Düzenleme tarihi: Nisan 2016