1. Doğal güzellikler
Şelaleler, nehirler, baş döndürücü mağaralar, obruklar, dalyanlar, huzur dolu koylar; hepsi Mersin sınırları içerisinde. Nice yerde bir şelale görmek için dağ tepe gezeriz, oysa Mersin'in Tarsus ilçesindeki Tarsus şelalesi şehir merkezinin hemen yanı başında.Mersin coğrafyasında, insanı hayrete düşüren onlarca metre derinlikteki çukur ve obruklar da sıkça rastlanıyor. Silifke ilçesi yakınlarındaki Cennet ve Cehennem çökükleri veya üzerinde bir antik yerleşim olan Kanlıdivane obruğu görüldüğünde insanın tam anlamıyla ağzı açık kalıyor...
Çöküklerin altından yol bulup akıp giden sular ise Mersin'de bir başka doğal güzelliği ortaya çıkartmış: mağaralar. Cennet ve Cehennem çöküğü yakınlarındaki büyüleyici güzellikteki Astım Mağarası bunun çok iyi bir örneği. Mersin'in Aydıncık ilçesi yakınlarındaki Aynalıgöl Mağarası ise içinde barındırdığı göl ve gölün ilk 10 metresinin tatlı, sonrasının tuzlu su olması özelliği ile bir başka doğa mucizesi.
Bir de Mersin'de cam berraklığında, cam göbeği renginde öylesi koylar var ki resmi bile görüldüğünde hayran bırakıyor, sırf o koy için oralara gidilir dedirtiyor... Silifke yakınlarındaki Narlıkuyu koyunda olduğu gibi, yeraltı sularının denize kavuştuğu noktalar olan bu koylar tatlı ve tuzlu suyun karıştığı yerler olduğundan çevresine göre az tuzlu ve buz gibi suları ile bir harika...
Mersin'de, Türkiye'deki 450 kuş çeşidinin 334'ünü barındıran bir delta olduğunu biliyor muydunuz? Ben bilmiyordum! Dünyanın en önemli kuş göç yollarından olan Göksu Deltası Mersin'in Silifke ilçesinde. Önemli bir sulak alan olan delta, bazıları tehlike altında birçok kuş türünün yanı sıra Caretta Caretta deniz kaplumbağaları, foklar ve mavi yengeç gibi deniz canlılarını da barındırmakta.
2. Kültürel zenginlik
Mersin'in kültürel zenginliğinden bahsedilmek istendiğinde insan nereden başlayacağını şaşırıyor. Çünkü geçmişi 8000 yıl öncesine dayanan, tarihten günümüze aynı topraklarda kesintisiz şekilde yaşanılan Mersin'de nereyi kazsan tarih fışkırır nitelikte. Birçokları kendi haline bırakılmış 400 Bizans köyünü barındırıyor; dini, kültürel ve uygarlık tarihi açıdan bir sürü önemli unsur içeriyor.Eski Kilikia bölgesini kapsayan Mersin, Çukurova'nın verimli topraklarının işlenmesi ile tarihte ilk tarımın yapıldığı yerlerden biri olarak geçiyor. Anadolu ve Avrupa'ya zeytin de Mersin'den gitmiş, buğday da mercimek de. Mersin'deki ilk tarımın izleri, Mersin merkezdeki 33 kültür tabakalı Yumuktepe höyüğünde bulunmuş.
Hristiyanlığı ilk yayan kişi, Hristiyan aleminde büyük öneme sahip havarilerden biri olan St Paul'un Tarsus'lu olduğunu biliyor muydunuz? Tarsus, hem Müslümanlar, hem Hristiyanlar hem de Yahudiler için çok önemli bir değere sahip. Karan-ı Kerim'de Kehf süresinde geçen Eshab-ı Kehf (Yedi Uyurlar) Mağarası, Hristiyanların hac duraklarından olan St Paul'un evi, kuyusu ve anıt müzesi (kilisesi), Yahudi inancında büyük öneme sahip Hz Danyial'in türbesi Tarsus'ta.
Bitti mi, bitmedi... Geçmişi günümüzden 8000 yıl öncesine dayanan Tarsus, dilden dile anlatılan Lokmanhekim'in de memleketi, efsanelere konu olmuş yılanlar şahı Şahmeran'ın da. Kleopatra da Tarsus'taki Roma dönemi Antik Yol'da yürümüş, Antonius da, Augustus da...
3. Hoşgörü şehri Mersin
Eski dönemlerde önemli bir kent olan Mersin bu özelliğini zamanla yitirmiş. 1800'lü yılların ortalarında Çukurava'da yetiştirilen pamuk ve tarım ürünlerinin Mersin limanından Avrupa'ya ihraç edilmeye başlanması ile yeniden kentleşme başlamış. Birçok yerden, çok farklı ırk ve dini inançta kişi Mersin'e gelmiş. Padişah fermanı ile Katolik ve Ortodoks kiliseleri kurulmuş. İşte o günlerden Mersin'in renkli kültürel mozaiği günümüze gelmiş.Günümüzde, Mersin'de Katolik, Ortodoks, Arap, Sunni herkes kapı komşusu, hepsi ata dede dostu. Birbirlerinin bayramlarının hep beraber kutlandığı, mezarlıkta bile Hristiyan, Müslüman ve Yahudi'nin yan yana yattığı bir hoşgörü ortamı var. Tüm topluluklar birbirine saygılı, dillerinde "bu topraklarda doğdum için çok mutluyum" deyişleri...
4. Mersin yemekleri
Her yörenin yemeği yerinde güzeldir. Mersin'in nesi meşhur diye düşünüldüğünde birçok kişinin ilk aklına gelen tantuni de Mersin'de bir başka güzel... Eh tantuni sonrası tatlı bir şeyler yemek gerek, cezerye, künefe ile damaklar şenlendirilmeli. Özellikle bir kerebiç tatlısı var ki, benim gibi gezilerinde lezzet peşinde de koşanlar için "kalkın bu tatlı için Mersin'e gelin" diyecek güzellikte... (Mersin'de nerede, ne yenir yazım burada)Mersin'in bir tarafı Akdeniz, diğer tarafı Toroslar olunca lagos balığı, jumbo karides, mavi yengeç gibi deniz ürünleri de; yayık ayranı eşliğinde sıkma gibi yörük yemekleri de mideleri şenlendirmekte...
5. Denizi
100 km'si doğal plaj olan, 321 km'lik sahili ile Akdeniz kıyısındaki Mersin göz kamaştırıyor. Tatil merkezleri, Mersin merkez yanındaki Mezitli ile başlıyor, Antalya il sınırındaki Anamur'a kadar uzanıyor. Birçok noktasında ince kumlu plajları da olan bu harika bölge, deniz tatili deyince maalesef birçok kişinin aklına bile gelmiyor. Oysa ki önde Akdeniz mavisi, hemen yanında muz, portakal ya da limon bahçeleri, arkada Toros Dağları ve ormanları ile doğa ile baş başa huzur dolu bir tatil için şahane...6. İklimi
Mersin, yılın 300 günü güneş alan, yıllık ortalama sıcaklığın 19°C olan, kış mevsimin hiç yaşanmadığı, üç mevsimden oluşan bir il. Hava koşulları böylesi elverişli olunca yılın her günü Mersin'e gidilebilir. Kışın derin tarihinin ve lezzetlerinin izi sürülebilir, bahar aylarında portakal çiçeklerinin kokuları eşliğinde bereketli topraklarda herkesten önce bahar meyvelerinin tadına bakılabilir, yazın da billur sularının tadı çıkartılabilir. Mersin'de, farklı tatil arayışındaki herkese hitap edecek birçok unsur var. Bu keyifli keşif sırasında tek sıkıntı bir kerede engin birikimin ancak bir kısmının görülebiliyor oluşu. Eh ne yapalım, o zaman bir kere değil, onlarca sefer gidip o güzellikleri keşfetmeli...Aslında Mersin'e gitmek için sebepler tek tek sayılmaya kalkılsa değil 6 neden, 996 neden de dile getirilebilir. Rakamlar önemli değil, mühim olan sahip olduğumuz değerlerin öneminin anlaşılması, değerlerimize sahip çıkılması!
Mersin nerede?
Mersin (İçel), Antalya ve Adana illeri arasında, güneyinde boylu boyunca Akdeniz, kuzeyinde Toros dağları bulunan Akdeniz bölgesinde yer alan ilimizdir.Mersin'e nasıl gidilir?
Mersin'e ulaşmanın en kısa yolu Adana Şakirpaşa hava alanı. Hava alanından yaklaşık 40 dakika'da Tarsus'ta, yaklaşık bir saatte de Mersin merkezde olunuyor (65 km). Hava alanında Mersin'e Havaş transferi de mevcut. Yaklaşık bir buçuk saatlik İstanbul Adana uçuşunu da hesaba kattığımızda toplamda iki buçuk saatte İstanbul'dan kalkıp Mersin'de olunabiliyor. Mersin uzak mıymış, bence değil! Benim gibi ucuz uçak bileti avcıları ve dolu dolu tatil sevenlerin kesinlikle kaçırmaması gereken bir rota...Not: Bizi Mersin'e davet edip bu güzellikleri keşfetmemize vesile olan Mersin Ticaret Odası, konakladığımız Sultaşa Otel, Hostapark otel ve Altınorfoz otele ve yurdumuzun güzelliklerinin daha çok tanıtılması için ön ayak olup bu güzel organizasyonu düzenleyen Yolda Olmak blogunun da kurucusu değerli seyahat bloggerı Kemal Kaya'ya çok teşekkürler...
Gezi Tarihi: Nisan 2016
İlgili Yazılarım: